27 Haziran 2014 Cuma

Mübarek Vakitler

Mübarek Vakitler, Ö. Tuğrul İnançer tarafından yazılmıştır. http://kitapgalerisi.com'da % 20 İndirim ve aynı gün kargoya teslim avantajıyla alabilirsiniz. | Sufi Kitap, Tasavvuf, 9786055215668, 254 Sayfa, Haziran/2014
Kitabın 126. ve 127. sayfalarından  tanıtım amaçlı alıntı yapılmıştır.

Muhabbeti Izhar Etmek
Miraç'ın bize verdiği birçok dersten bir diğeri de muhabbetle alâkalıdır. Allah bizden Zât-ı Ulûhiyeti'ne, Habîh'inc, resullerine, velîlerine, bütün kullarına ve bütün mahlukâta sevgimizi göstermemizi ister. Kendisinin de böyle yapıp, sevgisini gösterdiğinin en büyük kanıtı Miraç'tır. Miraç m ne zaman, Efendimiz'in hayatının hangi safhasında olduğunu tetkik edersek bu inceliği anlayabiliriz. Miraç, "Hüzün Yılı" diye isimlendirilen, Efendimiz'in çok mahzun olduğu, Evvelü'l-Mü'mîn, Evvelü'l-Müslimîn, Ümmü'1-Mü'minîn Hazret-i Haticetü'l-Kübra radıyallâhu anha Efendimiz'in âhireti teşrif ettiği ve Efendimiz'in maddî yâni dünyevî desteğinin en büyük sembolü olan Ebû Tâlib'i kaybettiği yılda olmuştur. Ebû Tâlib Hazretleri hakkında bazı ağzı karalar maalesef ileri geri konuşuyorlar. Hakkında konuştukları zât Hazret-i Ali'nin babası, Efendimiz'in de amcasıdır. Dolayısıyla bu ağzı karalar Hazret-i Alinin yüzüne nasıl bakacaklar? Resûlullah Efendimiz, Ebû Tâlib Hazretleri'nin cenazesinde ağlamıştır. Bu ağlama yeğenlik, akrabalık hissiyle olan bir ağlama değildir. Öyle olsaydı, yine amcası olan Ebû Leheb geberdiğinde de ağlardı. İşte bu Hazret-i Ebû Tâlih'in vefatı ve Efendimiz'in asaletinin ilanından önce de büyük bir muhabbet ve büyük bir hürmetle ideali oluşturan karı-koca, aile ilişkisini oluşturan Hazret-i Hatice Vâlide'mizin vefatı, Resûlullah Efendimiz'i büyük bir hüzne gark etti ve Rabbü'l-Âlemîn bu hüznü hafifletmek için Habîb-i Edîb-i Zîşân'ına olan muhabbetini izhâr ederek O'nu Miraç gibi bir ihsan ile ihsânlandırdı.

Efendimizin Birden Çok Miraç'ı Vardır

Miraçla ilgili bunların hepsinin yanında tetkik ehlinin araştırıp, üzerinde düşünmesi gereken bir başka husus daha vardır. Ancak bu husus uzun uzadıya anlatılacak bir şey değildir. 27 Receb-i Şerifte gerçekleşen Miraç, Resûlullah Efendimiz'in resmî Miraç'ıdır ve Efendimiz'in Miraç'ı bu resmî Miraç'tan ibaret değildir. Bu bahisle ilgili bundan fazlasını söylemek münâsip değildir, devamını tetkîk ehli araştırıp öğrenebilir.
Son olarak Miraç'la ilgili Süleyman Çelebi'mizin Resûlullah Efendimiz'e hitab olan şu beytini hatırlayalım:

Ümmetin olduğumuz devlet yeter,
Hizmetin kıldığımız izzet yeter

Bundan daha büyük izzet ve devlet yoktur.


"Yukarıya çıkış, yükseliş" anlamındaki "urûc" ve bundan türeyen miraç kelimesinin ifâde ettiği hâl, diğer telâkkilerde "semâya-göğe yükselme" olarak algılanmış ve eski Iran ve Hint putperestliğinde de yer almıştır. Keza Yahudilikte Hazret-i İbrahim ve Hazret-i İdris ile, Yahudilerce tek peygamber olarak kabul edilen Hazret-i Musa'nın göğe yükseldiğine inanılır. (Meselâ melek Yahoel tarafından bir bulut içinde yükseltilen Hazret-i İbrahim'in, Rabb'in tahtını görmesi olayı resmedilmiştir.) Hristiyan inancında da Hazret-i İsa'nın çarmıhta vefat ettikten sonra, mezarından çıkıp göğe yükseldiği, hattâ Havari Pavlus'un Kudüs'e giderken bir melekle birlikte göğe çıktığı kabul edilmektedir.
Efendimiz'in Miraç'ı, İsrâ Sûresi ve özellikle Buhârî ve Müslim'deki hadîslerle sabittir. Beş vakit namazın Miraç'ta emrolunduğu ve Bakara Sûresi'nin son âyetlerinin (halk arasında "Amenerrasûli" diye bilinen) nazil olduğu bilinmektedir.
Bu kitabı KitapGalerisi'nden bu linke tıklayarak satın alabilirsiniz.

kitap

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder