10 Eylül 2014 Çarşamba

Aşk Üçgenlerinin Tipolojik Tarihi

Aşk Üçgenlerinin Tipolojik Tarihi, Alberto Mussa tarafından yazılmıştır. http://kitapgalerisi.com'da % 30 İndirim ve aynı gün kargoya teslim avantajıyla alabilirsiniz. |  Everest Yayınları, Roman, 9786051417677, 269 Sayfa, Eylül/2014

Kitabın 100. ve 101. sayfalarından  tanıtım amaçlı alıntı yapılmıştır.

Keşişler, aradaki mesafeye ve viranelere götüren kullanılmaz yollara rağmen, köylülerin sevgisini kazanmışlardı. Köylere dilenmeye değil, hekim, zanaatkar, hatta sıradan bir katırcı olarak hizmet etmek için gidiyorlardı. Böylece sapkınlık yayılıyordu. Ta ki 990 yılının güzel bir gününde," Kusursuzlar "dan biri olan Keşiş Vasil, elli yaşında kısır bir kadını tedavi edene kadar.
Bu mucizeden sonra Negolu'da Bogomil sapkınlığa bürünen temiz insanların sayısı arttı. Her geçen gün daha da fanatikleşen Yaşlı Ion, müminleri de kendisi kadar "kusursuz" olmaya teşvik etmeye, hatta bunu buyurmaya kalkıştı. Tutulması imkânsız oruçlar emretti, kendi kendini kırbaçlamayı teşvik etti ve aşağılayıcı günahların herkesin önünde itiraf edilmesini dayattı.
Bu histeri ortamında, Petru adlı bir köylü, Vasil'in köye geldiğini görünce koşup ayaklarına kapandı:
"Vasil Kardeş, gelip görün: Biz de sizin gibiyiz."
Petru, kendisinin ve karısı Rahil'in "Kusursuzlar"la aynı kısıtlamalara uydukları ve sonuç olarak bu statüyü talep edebilecekleri iddiasındaydı, Vasil ona cinsel yasağı hatırlattı. Petru keşişi elinden tuttu ve kulübeye soktu.
Şaşkınlık içindeki Vasil, Petru'nun karısını, uzun saçları çözülmüş, bir ikonun önünde diz çökmüş gördü.
"Karşımda hep böyle duruyor ve ben ona dokunmuyorum."
Yatak olarak kullanılan saman yığınının yanında ağzına kadar dolu şarap tulumları asılıydı. Bu da artık alkol kullanmadıklarının kanıtıydı. Vasil, Rahil'in ayağa kalktığını ve Petru'nun karşısında soyunduğunu, Petru'nun ise ilgisiz kalıp, en ufak bir heyecan göstermediğini gördü.
Ancak, Rahil ile Petru'nun "Kusursuzlar" arasına kabulü çok tartışmalı geçti ve sonunda bir karara varılamadı. Asıl itiraz, tanık olmadığından, kulübenin mahremiyetinde olup bitenin bilinemeyeceği yönündeydi. "Kusursuzlar"ın en genci olan Zaharia daha katı bir tutumdan yanaydı:
"Kişi ancak iblisin yanında yatarsa kusursuz olur."
Burada bu öyküye ara verip, Negolu Manastırı cemaatini ve onları bölen tartışmanın niteliğini daha iyi tanımlamak gerekir. On iki keşişin dördü "Kusursuz"du: Kıdem sırasıyla, Yaşlı Ion, Mihail, Vasil ve Zaharia. Bütün müminlerin kusursuz olmaya çalışması gerektiğini, yoksa günah işleyeceklerini ileri süren Ion'un doktrini yalnızca Vasil'in ve komündeki iki keşişin desteğini almıştı. Dolayısıyla Yaşlı Ion un tavrına sekiz keşiş itiraz ediyordu.
Sık sık ağız dalaşı yaşanıyordu. Özellikle de (hali vakti yerinde bir ailenin çocuğu olan, öğrenim görmesi için Konstantinopolis'e gönderilmiş, eğitimli ve yetenekli) Vasil ile (panayır güreşçiliği yapmış, azgın ve inanılmaz güçlü) Zaharia arasında.
Sağanak yağmurun yağdığı çok soğuk bir gece, kale zindanı olarak kullanılmış bir yeraltı hücresinde tartışırlarken, Vasil Mihail'i iki parça ekmek aldığı için azarladı. Zaharia ani bir hareketle sepeti bir taş yığınına fırlattı.
"Benim çukur açmama yardım etti, bütün gün toprak taşıdı. Öyleyse, kimse yemesin."
Aşağılanan Mihail sofrayı terk ederken Yaşlı Ion da bir mistisizm nöbeti içinde müjde veriyordu:
"Kardeşlerim, gün gelecek artık madde olmaktan çıkıp ışık olacağız!"
O sırada bir şimşek eski zindanın yıkık dökük merdivenini aydınlattı. Bütün vücudu kan içinde bir adam, duvara tutunarak basamaklara yığılmıştı. Bu adam Mihail değildi.
Bu kitabı KitapGalerisi'nden bu linke tıklayarak satın alabilirsiniz.

kitap

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder