13 Şubat 2013 Çarşamba

Murathan Mungan - Mutfak

# Murathan Mungan - Mutfak #

Arkada ve önde birbirine dirsek yapan tezgâhlar, ocak, lavabo, fırın, derin dondurucu, çay ocağı, kahve makinesi, blender; duvarlarda raflar; tavan askılarında kepçe, tava, süzgeç asılı durmaktadır. Ortadaki ve sahne önündeki tezgâhlar, oyun içinde yatay ve dikey yerleştirmelere uygunluk gösteren hareket edebilir parçalar olarak tasarlanmalıdır. Böylelikle bazı sahnelerin düzenlenmesinde bir filmde aynı mekânın farklı açılardan görünüşü etkisi yaratılabilir. Seyircilerin bulunduğu yere, arka bahçeye baktığı kabul edilen, tiyatro dilinde "dördüncü duvar" diye tanımlanan boşlukta geniş bir pencere olduğu varsayılır.

Oyun boyunca bu mutfakta gerçek ateşte gerçek yemekler pişirilir, musluklardan gerçek su akar, ocaklarda gerçek buhar tüter. Kadınlar gerçekten terler.

Oyun başlamadan bir–iki dakika önce, Mediha Demirkıran'ın sesinden "Rüzgâr söylüyor şimdi o yerlerde bizim o eski şarkımızı / Vazgeç söyleme artık hatırlatma mazideki aşkımızı" şarkısı salona verilir. Işıklar yandığında ya da oyun başladığında şarkı sahnedeki radyodan kısık olarak duyulmaya devam eder.

                                                    

Oyun alanının önündeki tezgâhta Servet, ayıkladığı ıspanak ya da semizotu demetini suya tutmaktadır. Kendini iyice işine kaptırmış görünmektedir. Hemen yanı başındaki rafta sesi kısık tutulmuş radyodan duyulan şarkıya alçak sesle eşlik etmektedir.

Geride sırtı seyirciye dönük olarak duran Defne, arkadaki tezgâhta bir şeyler doğramaktadır. Mutfağı lokantanın salonuna bağlayan çift kanatlı yarım kapıda Feryal belirir. Girer, kucağındaki kutuyu bırakır, bir şey unutmuş gibi bir an kalır, sağına soluna bakınır, konuşmadan çıkar.

Defne bir süre sonra ardına döner, seyircinin bulunduğu boşluğa konuşur:

–Bu tür geçişlerde asla ışık değişikliği, müzik yükselmesi ya da herhangi bir efekt vurgusu yapılmaması gerekir.

Seyirciyle aynı uzam, aynı zaman parçası paylaşılmalı, her şey aynı düzlemde gerçekleşmelidir. Seyirciye konuşulması özel olarak belirtilen sahnelerin dışında, bundan sonraki benzeri "tekli konuşmalarda" ne karşıdaki seyirci yok sayılmalı, ne de doğrudan seyirciye seslenilmelidir. Bu durumlarda oyuncu daha çok bir metin okur gibidir.–

DEFNE (Seyirciye değil, boşluğa konuşarak,)– Bu yakınlarda okuduğum bir romanda yazarın bir gözlemi pek hoşuma gitmişti: Kimi kadınların ıspanak, semizotu gibi çamuru bol sebzeleri yıkarken, başlarda tane tane ayıklayıp her yaprağı özenle suya tuttuklarından, sonlara doğru sıkılmaya başlayınca işi çabuk çabuğa getirip son tutamları çöpe attıklarından söz ediyordu. (Duraklar, gülümser.) Servet Abla'nın ıspanağı, semizotunu nasıl ayıklayıp yıkadığını gördüğümde, bu lokanta işinde ona güvenebileceğimi anlamıştım. Her yaprağa sonuna kadar aynı özeni, sabrı gösteren kadınlardandı o. "Tamamdır," dedim. "Bu işte ben de varım kızlar!"

                                                

(Kendisi hakkında söylenenleri –durum gereği– duymayan Servet, elindeki son yaprağa da ilkine gösterdiği özeni ve dikkati gösterir. Onları, geniş kevgirin içine, sularını süzmeye bırakırken musluğu kapatıp ellerini kurular. Tezgâhın üzerinden aldığı kol saatini takacakmış gibi davranıp neden sonra yeniden yerine bırakır.)

DEFNE (Boşluğa,)– Servet Abla bu işin içinde olmasaydı, girmeye çekinirdim doğrusu. Onunla uzun yola çıkılabileceğine o gün inanmıştım.

SERVET (Hemen söze girmelidir,)– Şu Selma da nerde kaldı?

DEFNE (Hemen söze girmelidir,)– Tabak çanak eksiği için gönderdiydim.

SERVET– Becerebilmiş midir dersin?

DEFNE– Niye beceremesin ki Servet Abla? Elindeki liste belli, alacağı yer belli.

SERVET– Aman ne bileyim, ben pek güvenemedim bu kıza.

DEFNE– Sana kalsa kimseyle iş yapamayacağız.

SERVET– Biliyorsun, başta da gözüm tutmamıştı bu kavruk Kürt güzelini.

DEFNE– Ne alakası var şimdi kızın Kürtlüğünün?

SERVET– Aman siz solcular da kimselere laf söyletmezsiniz!

DEFNE– Solculuğumuz mu kalmış bizim Allah aşkına Servet Abla! İdareten sürdürüyoruz işte.

------

Murathan Mungan - Mutfak, Tiyatro / Oyun, Ocak 2013, Metis Yayınları.

Bu alıntı tanıtım amacıyla yapılmıştır.

Bu kitabı KitapGalerisi'nden bu linke tıklayarak satın alabilirsiniz.

kitap

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder