Ayna Paramparça

Ayna Paramparça

Ayna Paramparça, Cüneyt Ülsever | Doğan Kitap, Roman / Polisiye, 230 sayfa, 9786050915006, Haziran 2013.

Ayna Paramparça'da “Azrail Aynası” cinayetleri devam ediyor… Cüneyt Ülsever yine soluk soluğa okuyacağınız bir romana imza atıyor…

- Bir -

Vatan Caddesi'ndeki İstanbul Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü'ne bağlı Cinayet Büro Amirliği Başkomiseri Erdoğan Bıyık, yine aynı büroda görevli Başkomiser Harun Deniz'in odasına 24 Temmuz 2011 Pazartesi günü saat 09:15'te girdiğinde Olay Yeri İnceleme ve Kimlik Tespit Şube Müdürlüğü'nde görevli Başkomiser Batur Alp de oradaydı.

"Üçlü Çete" tekrar bir aradaydı.

Dr. Muzaffer Sağlam'ı 22 Temmuz 2011 Cuma günü salıvermek zorunda kaldıkları için üçü de hafta sonunu keyifsiz geçirmişti. Kaç aylık iz sürme sonunda boşa çıkmıştı.

* * *

Eroğan Bıyık, Batur Alp ve Harun Deniz 1992 yılında İstanbul Etiler'deki Polis Koleji'nde tanışmışlardı. 1992-1996 yılları arasında İstanbul'da lisede, 1996-2000 arasında da Ankara'da Polis Akademisi'nde ayrılmaz bir üçlü olmuşlardı.

İlginçtir, çetelerin peşine düşmek için eğitilen bu üçlü, arkadaşları arasında "Üçlü Çete" adıyla anıldı ve her iki okulda da "parçalanamaz ve bölünemez bütün" olarak nam saldılar.

Çete İstanbul, Ankara, Antalya'ya yayılan ünlü "Hisarüstü Cinayetleri"ni 2007'de birlikte çözdükten sonra 2009'da ünlü örgüt "itirafçı"sı Çığlık Taşlıdağ'la -itiraflarından sonra Can Daniş adını seçmişti- bu sefer Terörle Mücadele'de görevliyken, oldukça başarılı serüvenler yaşadılar.

Terörle Mücadele'de de ayrı yerlerde görevliydiler. Harun İstanbul'da, Batur Berlin'de, Erdoğan Brüksel'deydi.

Son görevlerinde ise İstanbul'da birlikteydiler; bu sefer üzerinde çalıştıkları olaya Harun Deniz'in önerisiyle "Azrail Aynası" demişlerdi. Ülkede nadir rastlanan bir seri katilin peşine düşmüşlerdi. Ancak, Harun Deniz adı gibi emin olmasına, görüşünü destekleyen bir sürü özel bilgiye ulaşmasına rağmen Dr. Muzaffer Sağlam'ın aradıkları seri katil olduğunu bir türlü ispat edememişti.

Adamı Vatan Caddesi'nde sorgularken İstanbul'da, diğerleriyle tamamen aynı özellikler taşıyan bir cinayet daha işlenmesi, daha doğrusu son teşebbüsünde katilin elinden kurtulan Merve Deliormanlı'nın zanlı sorgudayken öldürülmesi, Dr. Muzaffer Sağlam üzerindeki şüpheleri bir anda değersizleştirmişti.

24 Temmuz tarihi itibariyle İstanbul'daki bütün genç kadınları dehşete düşüren seri katilin kim olduğunu hâlâ bilmiyorlardı.

---

Bu alıntı tanıtım amaçlı yapılmıştır.

Bu kitabı KitapGalerisi'nden bu linke tıklayarak satın alabilirsiniz.

kitap

KitapGalerisi Facebook / KitapGalerisi Twitter