28 Ekim 2013 Pazartesi

Senden Önce Ben

Senden Önce Ben, Jojo Moyes tarafından yazılmıştır. http://kitapgalerisi.com'da %20 İndirim ve aynı gün kargoya teslim avantajıyla alabilirsiniz. |  Pegasus Yayınları, Roman, 9786053430674, 480 Sayfa, Eylül/2013

Kitabın 144. ve 145.sayfalarından tanıtım amaçlı alıntı yapılmıştır. 

Camilla
Hiçbir zaman oğlumun ölümüne yardım edeceğimi düşünmedim. Bu kelimeleri okumak bile bana tuhaf geliyordu. Gazetelerde ya da temizlikçinin çantasından çıkarıp uzattığı, içi kızları düzenbaz sevgilileriyle kaçan annelerle, insanı hayrete düşüren zayıflama kürleriyle ve iki kafalı bebeklerle dolu korkunç dergilerde gördükleriniz kadar tuhaf.
Başına böyle şeyler gelecek bir insan değildim. Ya da en azından, olmadığımı düşünürdüm. Hayatım oldukça düzenli, modern standartlarda ve sıradan bir hayattı. Otuz yedi yıldır evliydim ve iki çocuk büyütmüştüm. Kariyerime devam edip çocukları okuturken okul aile birliğine destek verdim ve çocuklar artık bana ihtiyaç duymadıklarında hâkim kürsüsüne geçtim.
Hâkim olalı on bir yıl oluyor. Mahkememden geçen her çeşit insanın hayatını izledim. Adliyeye zamanında başvurmayı bile beceremeyen umutsuz, kimsesiz ve evsiz insanlar, mükerrer suçlular, sinirli ve sert ifadeli genç adamlar ve yorgun, borca batmış anneler... Aynı yüzleri ve aynı hataların yapıldığını görmek ve buna rağmen sakin, anlayışlı kalmak oldukça zor. Bazen sesimdeki tahammülsüzlüğü kendim de duyabiliyorum. İnsanların sorumluluk alarak yaşamayı anlamsız bir şekilde reddetmeleri garip bir şekilde şevkimi kırıyor. Ve bizim küçük kasabamız da şatonun güzelliğine, tarihi binalara ve cıvıl cıvıl patikalarına rağmen bundan muaf değildi. Krallık meydanı elma şarabı içen ergenlerle doluydu ve damı samanla kaplanmış kulübeler çocuklarını ve karılarını döven kocaların sesleriyle boğuluyordu. Bazen kendimi kaos ve ürpertici bir yıkım karşısında boş vaazlar veren Kral Knud gibi hissederdim. Ama işimi seviyordum. Bu işi seçtim, çünkü ahlaki kurallara dayanan düzene inanırım. Kulağa eski kafalı gelebilir, ama bir doğru ve yanlışın olduğuna inanırım.
Bu zor günleri bahçem sayesinde atlattım. Çocuklar büyüdüğünde bahçe benim için küçük bir saplantıya dönüşmüştü. Gösterdiğiniz hemen hemen her çiçeğin Latincesini söyleyebilirdim size. Komik olan okulda hiç Latince öğrenmemiş olmamdı. İyi birer eş olabilmemiz için ağırlıklı olarak aşçılık ve nakış eğitimi veren küçük bir kız okulunda okumuştum, ama çiçek adları insanın aklında kalıyordu. Hiç unutmamak için adlarını duymam yeterdi: Helleborus niger, Eremurus stenophyllus, Athyrium niponicum. Şimdi bunların adını okulda hiçbir zaman beceremediğim kadar akıcı bir şekilde söyleyebilirim.
Bahçe işlerini ancak belli bir yaşa gelince gerçekten sevebileceğinizi söylüyorlar ve sanırım bunda bir gerçeklik payı var. Bu büyük ihtimalle hayatın o büyük döngüsüyle ilgili. Kışın soğuğundan sonra uyanışın getirdiği o amansız iyimserliğini görmekte büyüleyici bir yan var. Ayrıca doğanın kendini bahçenin her yerinde farklı farklı bir gösterişlilikle sunması insana neşe veriyor. Evlilik hayatım umduğumdan daha karmaşık olmaya başladığı zaman bu bahçe bir sığmak, mutluluk kaynağı oldu.
Gerçekten büyük acı çektiğim zamanlar oldu. Yarattığınız bu yeni alanı güzelleştirmeyi başaramamak ya da bir dizi güzelim allium çiçeğinin bazı sümüklüböcekler tarafından mahvedildiğini izlemek kadar insanı hayal kırıklığına uğratan bir şey yok.

Bu kitabı KitapGalerisi'nden bu linke tıklayarak satın alabilirsiniz.

kitap

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder