Kitabın 62. ve 63. sayfalarından tanıtım amaçlı alıntı yapılmıştır.
Bazı harfler çok sessiz, çok uslu
Hiçbir şey konuşmadan dakikalarca susmak değildi o, bakışmaktı. Dilbilimciler henüz bütün duyguları anlatabilecek alfabeler bulamadı. Bazı harfler yeltendi sesli sesli bir şeyler anlatmaya ama yeterli gelmedi. Bunun yeterli gelmediğini gören harflerin çoğu bu yüzden sessiz kaldı. Sessiz harfler pısırık falan değildir. İsteseler çok şey anlatabilirler ama anlatamayacaklarını bildiklerinden dolayı sessiz sessiz duruyorlar.
Yıllarca cümlenin yapısı yanlış öğretildi bana. Örneğin senin isminin geçtiği harfler, cümle içinde isminin etrafında halaya durmuş gibi değiller mi? Bence öyle. Harflerde bir neşe bir sevinç. Cümle ise düğün evi gibi. Cümlenin ortasında kına gecesi düzenlenmişçesine oturan senin ismin ve etrafında mutluluktan dört dönen harfler.
Kız tarafını temsilen sessiz sessiz duran harfler ve erkek tarafı adına sesli sesli tebessüm edenler. Allah seni ve beni bir cümlede kocaltsın.
Cümlelerimde gizli özne değilsin aslında.
Sadece benim olduğun için isminin üstünde peçe var.
Günü gelsin, açıp peçeni ismini baş harfinden öpeceğim.
Aşka düşmek
Kalbim aklımla savaştaydı ve ben bu savaşta bütün hileli tavrımla kalbimden yanaydım. Aldım bana ve kalbime karşı koyabilecek bir akla sahip olmadığından, tabiî ki yenildi ve savaşın galibi kalbim oldu. Kısa bir süre sonra fark ettim ki kalbimin karşısında yenilen sadece aklım değil, bir de ben vardım. İşte bu, en kısa ifadesiyle aşka düşmekti.
Hangimiz düşmedik? Aşka olmasa da hani yolda yürürken, elbette takılıp dengemizi kaybedip düşmüşlüğümüz vardır. Yine hepimiz düştükten sonra hızlı bir şekilde kalkmayı deneriz. Bunun nedenlerinden biri de kimsenin bizi görüp görmemiş olduğunu merak etmemizdendir. Acıyan yanımızı erteleriz, sonra, yalnız kalınca bakarız kanayan yanlarımıza. O an önemli olan başkalarına rezil olmama düşüncesidir. Kontrolümüzü kaybeder ve düşeriz.
İşte aşka düşmek deyimi de bundan dolayıdır. Yani kontrolü kaybederiz âşık olunca. Aşk insanda kontrol bırakmaz. Hayatımızı sürdürmeye yarayan aklımızı dahi kontrol edemez hale geliriz. Çoğu zaman aşk düşmese de payımıza, aşka düşmek güzeldir. Düşmelerin en güzelidir.
Aşka düşünce bizi ilk terk eden şey akıl, son terk edense sevgilidir.
Bu kitabı KitapGalerisi'nden bu linke tıklayarak satın alabilirsiniz.Hiçbir şey konuşmadan dakikalarca susmak değildi o, bakışmaktı. Dilbilimciler henüz bütün duyguları anlatabilecek alfabeler bulamadı. Bazı harfler yeltendi sesli sesli bir şeyler anlatmaya ama yeterli gelmedi. Bunun yeterli gelmediğini gören harflerin çoğu bu yüzden sessiz kaldı. Sessiz harfler pısırık falan değildir. İsteseler çok şey anlatabilirler ama anlatamayacaklarını bildiklerinden dolayı sessiz sessiz duruyorlar.
Yıllarca cümlenin yapısı yanlış öğretildi bana. Örneğin senin isminin geçtiği harfler, cümle içinde isminin etrafında halaya durmuş gibi değiller mi? Bence öyle. Harflerde bir neşe bir sevinç. Cümle ise düğün evi gibi. Cümlenin ortasında kına gecesi düzenlenmişçesine oturan senin ismin ve etrafında mutluluktan dört dönen harfler.
Kız tarafını temsilen sessiz sessiz duran harfler ve erkek tarafı adına sesli sesli tebessüm edenler. Allah seni ve beni bir cümlede kocaltsın.
Cümlelerimde gizli özne değilsin aslında.
Sadece benim olduğun için isminin üstünde peçe var.
Günü gelsin, açıp peçeni ismini baş harfinden öpeceğim.
Aşka düşmek
Kalbim aklımla savaştaydı ve ben bu savaşta bütün hileli tavrımla kalbimden yanaydım. Aldım bana ve kalbime karşı koyabilecek bir akla sahip olmadığından, tabiî ki yenildi ve savaşın galibi kalbim oldu. Kısa bir süre sonra fark ettim ki kalbimin karşısında yenilen sadece aklım değil, bir de ben vardım. İşte bu, en kısa ifadesiyle aşka düşmekti.
Hangimiz düşmedik? Aşka olmasa da hani yolda yürürken, elbette takılıp dengemizi kaybedip düşmüşlüğümüz vardır. Yine hepimiz düştükten sonra hızlı bir şekilde kalkmayı deneriz. Bunun nedenlerinden biri de kimsenin bizi görüp görmemiş olduğunu merak etmemizdendir. Acıyan yanımızı erteleriz, sonra, yalnız kalınca bakarız kanayan yanlarımıza. O an önemli olan başkalarına rezil olmama düşüncesidir. Kontrolümüzü kaybeder ve düşeriz.
İşte aşka düşmek deyimi de bundan dolayıdır. Yani kontrolü kaybederiz âşık olunca. Aşk insanda kontrol bırakmaz. Hayatımızı sürdürmeye yarayan aklımızı dahi kontrol edemez hale geliriz. Çoğu zaman aşk düşmese de payımıza, aşka düşmek güzeldir. Düşmelerin en güzelidir.
Aşka düşünce bizi ilk terk eden şey akıl, son terk edense sevgilidir.
kitap
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder