16 Mayıs 2013 Perşembe

Müge İplikçi - Tezcanlı Hayalet Avcıları | Kitaptan okuma parçası

# Müge İplikçi - Tezcanlı Hayalet Avcıları | Kitaptan okuma parçası #

Müge İplikçi, edebiyatımızın en iyi kalemlerinden birisidir. Müge İplikçi'nin okurları sadık ve vefalıdır. İplikçi'nin bir kitabını okuyan her okur mutlaka diğer kitaplarını da merak eder. Yazarın yeni hikâye kitabı Tezcanlı Hayalet Avcıları toplam 13 hikâyeden oluşmaktadır. Bu hikâyeler: Kırmızı Top, Bu Daha İyi, Gramofon Avrat, Ruku'nun Terlikleri, Çatlak, Arı, Arkadaşlar, Elveda 1984!, Astronotlar ve Şarkıcılar, Yıkılan Duvarlar, Yolculuk, Selvi'nin Ahı ve Hayalat Avcısı isimlerini almaktadır. "Hayalet Avcısı" adlı hikâyeden tadımlık bir bölüm sunuyoruz...

                                  

Hayalet Avcısı

- 1 -

Yeşim'le Artemis, lisedeki ortak yaşamları yetmezmiş gibi üniversite, hatta üniversitedeki bölümleri (psikoloji, ah şu derin insan psikolojisi!) denk düşmüş, çocuklukları birlikte geçmiş, aynı mahalleden, kısaca aynı yolun yolcusu olmuş iki alımlı kızdı. Birlikteyken çok güler ve hayatı önemsemez gibi yaparlardı. Hayatınsa bunu zerre umursamadığını bilmezlerdi.

O ders gününün son saatinde seçmeli ders uğruna kimsenin tenezzül etmediği antropoloji dersine girdiler.

"Nereden bulursun bu dersleri kızım?" diye sordu Yeşim, Artemis'e.

"Bu dersin hocası çok ballıymış, paso herkesi geçiriyormuş," dedi Artemis kabarık kıvırcık saçları arasında gözlerini şaşılatarak.

Artemis'in merakı Yeşim'in uykusuna karışınca apar topar dersin gerçekleşeceği boş amfiye sığındılar. İçerisi şaşırtıcı derecede sıcak, en dışarıdaki karla karışık umutsuz havayı konuklarına aksettirmeyecek bir loşluktaydı.

Epeyi oyalandılar. Sonra amfinin kapısında hafif bir hareketlenme yaşandı. Derken kendileri gibi amfiye saklanmış birkaçına teşekkür eden minyon, kürsüyle boyu hemen hemen bir, kırmızı saçlı, gözlükleri yüzünü kaplamış bir kadınla karşılaştılar. Besbelli dersin hocasıydı bu, ya da asistanı. Kadın sanki birdenbire orada bitivermişti. Uğultulu bir sesle tek tek herkese bölümlerini sordu ve duyduğu her cümleden sonra, "Hımm," dedi. O kadar. Bu fasıl biter bitmez ise o sene kendi bölümleri dışında hiçbir bölüm için seçmeli ders açmadıklarını, bu öğrenci işlerinin kendilerinden habersiz, başına buyruk tavrının onları bezdirdiğini, hangi akla hizmet başka bölümlerdeki öğrencilere bu dersi seçmeli olarak verdiklerini bilmediğini, söyledi. Dar alnı biraz kırıştı, kocaman burnu büzüştü, gözlüklerinin sakladığı mavimsi ve yağlı yüzü hafif pembeleşti bunları söylerken. Sonra kırmızı saçlarını eliyle hafifçe arkaya atarak sözünün meclisten dışarı olduğunu, önceki senelerde derse kayıt yaptırmış öğrencilerden çok ama çok çektiklerini yineleyerek, yabancı öğrencilerin kendilerine başka bir seçmeli ders bulmalarını öğütledi. Yeşim zaten dersi almamıştı. uykulu gözlerle Artemis'e bakıp:

"Boku yedin sultanım," dedi. "Bu zamandan sonra bul bulabilirsen beleş seçmeli!"

Artemis'in canı sıkılmıştı. İşin esası ondan başka bölüm dışı öğrenci de yoktu amfide. "Hay..." dedi sadece.

"Neyse," diye ateşli, boğuk, kırmızı, hareli bir ses yükseldi kürsüden. "Bugünlük kalın bari..."

Kırmızı kadın (bu kadının saçı kesin peruktu, bunu yol boyunca tartışacaklardı) Artemis ve Yeşim'i kastediyordu besbelli. "Yani kalmayı istiyorsanız..."

Yeşim, Artemis'e dirsek atıp, "Kalalım, böylece uyuruz biraz, çıktıktan sonra o kadar çok yorulacağım ki," dedi. Okul çıkışı ablası Sedef için alışveriş yapılacaktı. Sedef, burunlarının dibindeki Kimya Fakültesi'nde okuyan dört yıllık uzatmalısıyla bir hafta sonra sözleniyordu!

"Aman bilsen ne tantana!" dedi Yeşim. "Ben ablamı böyle bilmezdim kızım. Oğlanın ailesine her haltı aldırıyor. Çıldırmış!"

---

Müge İplikçi - Tezcanlı Hayalet Avcıları | Everest Yayınları, Hikâye, 128 sayfa, Mayıs 2013.

Bu alıntı tanıtım amaçlı yapılmıştır.

%30 indirimle;

Bu kitabı KitapGalerisi'nden bu linke tıklayarak satın alabilirsiniz.

kitap

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder