
"Ertesi sabah panik içinde uyandım. Nerden kaynaklandığı hakkında en ufak bir fikrim yoktu. Ödümü patlatan şeyin ne olduğunu keşfedinceye kadar kımıldamamaya kararlı halde, öylece yattım. Ama zaman geçtikçe olup bitenden ne kadar habersiz olduğumu daha iyi anladım, korkum arttı. Yatakta donup kalmış, kendimle elimden geldiğince sakin bir tonla konuşuyordum. "Telaşlanma oğlum, telaşlanma. Gerçek değil bu olan, kafanda sadece." Ama bu olanın, her ne idiyse, sadece kafamın içinde olması beni gerçekten dehşete sürüklüyordu.
Kendime kim olduğumu hatırlatmanın yararı olacağını düşünüp birkaç kez adımı tekrarlamaya karar verdim. Bunun yararı olacaktı mutlaka. Ama adımı hatırlayamadım. Yataktan kalkmamı sağladı en azından. Evin içinde dolanıp üzerinde adım bulunan bir fatura ya da mektup aramaya koyuldum. Ön kapıyı açıp kapının dış kısmına baktım. Turuncu renkte bir çıkartma yapıştırılmıştı kapıya: "Harika bir hayat yaşa!" yazıyordu çıkartmada.
Holde oynayan çocukların bağırışlarını ve yaklaşmakta olan ayak seslerini duydum. Kapıyı kapatıp üzerine yaslandım. Sakin ol. Birazdan hatırlarsın ya da hatırlamayabilirsin. Belki de hiçbir zaman yoktu bir adın. Beni ter içinde bırakan, nabzımı dört nala koşturan her ne idiyse, o değildi asıl mesele, başka bir şeydi. "Sakin ol," diye fısıldadım kendime yine. "Her kimsen, sakin ol. Bu daha fazla süremez yakında geçer."
- Etgar Keret - Nimrod Çıldırışları | Siren Yayınları, Çev. Avi Pardo, Öykü.
Görsel: vousbenisse.
kitap
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder