# Jean Christophe Grange - Kaiken | Kitaptan okuma parçası #
Jean Christophe Grange'ın 2012'de Fransa'da yayımlandığında yine fırtınalar koparan son kitabı Kaiken'in Türkçeye çevrildiğini duyunca birçok kişi gibi biz de heyecanlanmıştık. Kitap 12 Haziran'da dağıtıma verildi, Grange müptelaları için Kaiken'den sıcağı sıcağına tadımlık bir okuma parçası sunuyoruz. Bakalım Grange bu sefer bizler için ne sürprizler hazırlamış...


- 1 -
Korkmak
Yağmur.
Tüm zamanların en boktan haziran ayı.
Birkaç haftadan beri aynı gri gökyüzü, aynı yağmur, aynı soğuk hava, yani aynı nakarat. Ve daha da kötüsü hâlâ gece. Başkomiser Olivier Passan, namlusuna mermi sürdükten sonra Px4 Storm SD'sini emniyet mandalı açık bir şekilde dizlerinin üstüne koydu. Sol eliyle yeniden direksiyonu kavradı, diğer eline iPhone'unu aldı. Dokunmatik ekranda GPS programı çalışıyor, alttan vuran ışıkla aydınlanan yüzü bir vampirin yüzünü andırıyordu.
- Neredeyiz? diye homurdandı Fifi. Lanet olsun, burası neresi?
Passan cevap vermedi. Arabanın farlarını söndürmüş, etrafı güçlükle görerek ağır ağır ilerliyorlardı. Borgesvari dairesel bir labirentte gibiydiler. Sayısız girişe, geçide, dolambaçlı yola açılan, gizemli bir merkezi koruyormuşcasına kendi çevresinde dolanan bir Çin Seddi gibi, davetsiz misafirleri dışarı püskürtmeye hazır tuğla örülü, pembemsi sıvalı, eğri büğrü duvarlar.
Labirent, SKB (Serbest Kentsel Bölge) olarak sınıflandırılan semtlerden biriydi. Stains'de, Le Clos-Saint-Lazare'daydılar.
- Burada bulunma yetkimiz yok, diye mırıldandı Fifi. Seine-Saint-Denis Bölge polisi öğrenirse...
- Kapa çeneni!
Passan dikkat çekmemek için koyu renkli giysiler giymesini istemişti. Ama sonuç ortadaydı: Polisin üzerinde bir Hawaii gömlek ile kaykaycıların giydiği kırmızı bir şort vardı. Olivier onunla buluşmadan önce Fifi'nin neler yuttuğunu bilmemeyi tercih ediyordu. Votka, amfetamin, kokain... Kuşkusuz üçü birden.
Direksiyonu bırakmadan arka koltuğa uzanıp kurşungeçirmez bir yelek aldı; kendi ceketinin altında da aynısından vardı.
- Giy şunu.
- Gerek yok.
- Geçir şunu sırtına diyorum. Üstündeki bu gömlekle seni Gay Yürüyüşü'ne katılan şu homolardan biri sanacaklar.
Fifi, namı diğer Philippe Delluc, söyleneni yaptı. Olivier çaktırmadan ona baktı. Oksijenle rengi açılmış dağınık saçlar, sivilce izleri, dudaklarının kenarında piercing'ler. Açık yakasından, sol omzu ile kolunu kaplayan bir ejderhanın ağzı belli belirsiz seçiliyordu. Üç yıllık ortaklıktan sonra bile, böyle bir serserinin on sekiz ay boyunca Ulusal Polis Akademisi'nin kurallarına, motivasyon görüşmelerine, sağlık kontrollerine nasıl dayandığına hâlâ akıl erdiremiyordu...
Ama sonuç ortadaydı. Geceler boyunca çalışarak tek bir satırı atlamadan telefon dökümlerini ayıklayabildiği gibi her iki elini de kullanarak elli metre uzaklıktaki bir hedefi 9 mm'liğiyle vurabilen bir polis. Hiç tereddüt etmeden en az beş kere silahını ateşlemiş otuzundaki bir komiser. Bugüne kadar sahip olduğu en iyi yardımcı.
- Bana adresi uzat.
Fifi ön panele yapıştırılmış Post-it'i aldı.
- Sadi-Carnot Sokağı, 134 numara.
GPS'e göre oldukça yaklaşmışlardı ama sürekli başka isimlerle karşılaşıyorlardı: Nelson-Mandela Sokağı, Moliere Meydanı, Pablo-Picasso Caddesi... Her on metrede bir üzerinden geçtikleri hız kesici tümsekler arabayı sarsıyordu. Sürekli yinelenen bu kasisler midesini bulandırmaya başlamıştı.
---
Jean Christophe Grange - Kaiken | Doğan Kitap, Roman / Gerilim, Çev Tankut Gökçe, 384 sayfa, Haziran 2013.
Bu kitabı KitapGalerisi'nden bu linke tıklayarak satın alabilirsiniz.
kitap
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder