20 Haziran 2013 Perşembe

Zeruya Şalev - Ve Yeniden Başlar Hayat | Kitaptan okuma parçası

# Zeruya Şalev - Ve Yeniden Başlar Hayat | Kitaptan okuma parçası #

Kitapları onlarca dile çevrilmiş İsrailli yazar Zeruya Şalev, ülkesinin yakın geçmişinden ve bugününden etkili örnekler sunarken Ve Yeniden Başlar Hayat'ta, an'ı yaşarken aslında nereden geldiğimizi ve kim olduğumuzu hatırlatma adına götürüyor bizleri, eve, yuvaya...


- 1 -

Oda mı büyüdü, kendi mi küçüldü? Aslında bu evin en küçük odası bu, avuç içi kadar; şimdilerde sabahtan akşama kadar yatakta yattığı için, büyümüş gibi geliyor, sanki pencereye varmak için yüz adım gerekirmiş gibi; buna da ömrü yeter mi yetmez mi bilinmez... Ömrünün geri kalanı, daha doğrusu, önündeki son demler, anlamsız bir biçimde hiç bitmeyecekmiş gibi geliyor. Artık her tür hareketten yoksun kaldığı için, zaman sonu gelmez bir biçimde uzuyor. Doğru, kemikleri çıktı, bedeni ufaldı, tüy kadar hafif artık; herhangi bir hava akımı onu yataktan uçurabilir, havalara yükselmesini engelleyen sanki sadece yorganın ağırlığı; bu da doğru, onu yaşama bağlayan ipliğin, her soluğunda kopabileceği de... Ama kimdir bu nefes alan, ona soluk üfleme zahmetine katlanan kimdir?

Evet, daha yıllarca yatacak bu ağır yorganın altında, çocuklarının yaşlandığını, torunlarının büyüdüğünü görecek; evet, acı verici bir umursamazlıkla, sonu gelmez bir yaşama yazgılı o; ölmek için fazladan güç gerekir gibi bir sanıya kapılıyor birden; ölecek kişinin de, çevresindekilerin de bir bakıma gayrete gelip tıpkı bir doğumgünü hazırlığı yapar gibi zahmete girmeleri, özel bir özen göstermeleri gerekirmiş gibi geliyor. Ölmek için de belli bir ölçüde sevgiye ihtiyaç var ve o belki de artık yeterince sevilmiyor ve belki kendi de yeterince sevmiyor, ölmek için bile...

Gelmediklerinden değil, neredeyse her gün biri uğruyor; yanındaki koltuğa oturuyor, sağlığıyla ilgileniyormuş gibi yapıyor, ama o, o eski küskünlükleri hep hissediyor; gözlerini saate diktiklerini, telefonları çaldığında derin bir soluk aldıklarını fark ediyor; sesleri ansızın değişiyor, hareketleri canlanıyor, boğazlarından bir kahkaha kopuyor, konuşmanın sonunda da karşılarındakine, annemdeyim, diyorlar gözlerini teatral bir biçimde devirerek, çıkınca ararım; sonra da kof ilgilerini yeniden ona yöneltip bir şeyler sorma külfetine katlanıyorlar, oysa ne dediğini dinlemiyorlar bile. Usandırıcı cevaplar veriyor onlara, doktorun dediklerini en ince ayrıntısına kadar aktarıyor, sonu gelmez bir ilaç listesi sayıyor. Hangimiz diğerini daha çok bezdirip sindirir, ben mi onları, onlar mı beni? diye soruyor kendi kendine, çocuklarının ikisi birmiş gibi; oysa ikisi birbirinden çok farklı ve ancak son zamanlarda, yaşlı anneleri bu küçücük odada, her tür ağırlıktan kurtulmuş halde sabahtan akşama yatağına bağlandığı esnada ona karşı bir ittifak oluşturabildiler.

Tek penceresi Arap köyüne açılan, kare şeklindeki oda tıklım tıklım; kuzey duvarında eski bir yazı masası, güneydekinde elbiseleriyle dolu bir dolap var, bir daha hiç giyemeyeceği rengârenk elbiselerle dolu. Her zaman canlı renkleri sevmişti, biçimleri umurunda olmazdı; uzun bol bir tunik, kalçasına oturan bir elbise, pilili eteklikler; kendisine neyin yakıştığını bugün hâlâ bilmez ve bundan böyle de öğrenemeyecek. Kızına almak zorunda kaldığı yuvarlak sehpa gözüne ilişiyor, henüz genç bir kız olmasına karşın dükkânda ağlamıştı, beni bu çirkin eve taşınmaya siz zorladınız, üstelik en küçük odayı verdiniz, bırakın bari beğendiğim mobilyayı alalım. Kes ağlamayı! diye bağırmıştı kızına, herkes sana bakıyor. Ama sonunda tabii ki teslim olmuştu. Şaşılacak kadar ağır masayı o zamanlar kızının odası olan bu odaya merdivenden iki kişi çıkarmış, orta yere koymuştu ve masa, gösterişli görkemiyle diğer mobilyaların yoksulluğunu iyice öne çıkarmıştı.

---

Zeruya Şalev - Ve Yeniden Başlar Hayat | Can Yayınları, Roman, Çeviren Zehra Kurttekin, 376 sayfa, Haziran 2013.

Bu alıntı tanıtım amaçlı yapılmıştır.

Bu kitabı KitapGalerisi'nden bu linke tıklayarak satın alabilirsiniz.

kitap

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder