Hovarda
Hovarda, aşk romanları yazarı Katharine Ashe'in Türkçedeki son romanı. http://kitapgalerisi.com'da %20 indirim ve aynı gün kargoya teslim | Epsilon Yayınları, Roman / Aşk, Çeviren Banu Belgi, 389 sayfa, 9789944827072, Ağustos 2013.
"Hovarda, çok katmanlı, zengin karakterlere sahip bir tutku ve macera romanı." - Romance Reviewers Today
"Aşk romanı severlerinin kaçırmaması gereken bir kitap." - The Season


- Birinci Bölüm -
Şehirlerini gördüğü, akıllarını öğrendiği birçok insan vardı, denizin ortasında hayatını kazanmak için uğraşırken elemle doluydu yüreği. -Homeros, Odysseia
"Tanrı aşkına Kaptan Kızıltaş! Kes kafasını da bitir şunun işini."
Güvertenin katran sıvanmış zemininde, deri kaplı uzun bacaklarından destek alarak dikilen Alexander 'Kızıltaş' Savege, yerdeki büzülmüş ve sinmiş surete bakarken şapkasının geniş siperi çocuğun üstünde gölge oluşturuyordu. Oğlan zayıf kollarını, buz gibi kıyı sularının uçuk bir gri-mavi karşımı renge bürüdüğü başına sarmıştı. On dört yaşından bir gün bile büyük olamazdı. Böylesi sefil bir hayatı yaşamak için çok küçüktü henüz.
Nasırlaşmış avucuyla yüzünü sıvazlayan Alex'in gri gözlerindeki bakış, yaklaşan yağmurun kokusunu taşıyan tuzlu havayı içine çekince gölgelendi. Gemisi Şövalye'nin iki yanında sıralanmış, her an savaşa hazır hale getirilebilecek on tane demir top ve bir çift çevik mil vardı. Kabzasını kavradığı palası neredeyse kolu uzunluğundaydı.
Vahşet; bir korsanın cehenneme giriş biletidir. Bir zamanlar Alex için anne sütü kadar doğal, şimdiyse kendi lanetiydi.
Bakışlarını teni kestane renginde olan, kesik kulaklı, pis pis sırıtan insan azmanı dümencisine çevirdi. Koca Mattie her zaman kan dökme taraftarıydı. Etraflarına toplanmış beş düzine denizcinin de yüzlerinden aynı keyifli beklenti okunuyordu.
Alex içini çekti. Onların bu durumda olmalarının sebebi kendisiydi. Ne de olsa çoğu, geçmişte kaptanlarının bıçağını nasıl bir büyük hızla ve kolaylıkla fırlatabildiğine tanık olmuştu.
Altmışlı yaşlarda yanakları buruş buruş bir denizci, "Kopar kafasını kaptan!" diye bağırdı. "Ya da burnuyla kulaklarını kes!"
Abanoz renkli bir denizci söz karıştı. "Kaburgalarından şişle kaptan, '13'te batırdığımız yirmi toplu yelkenlideki Fransıza yaptığın gibi."
Eliyle kılıcının kabzasını sert bir şekilde kavrayan Alex suratını ekşitti. Sert bakışları salmastraya kenetlendi.
"İşlediğin suç yüzünden ölmeye hazır mısın Billy?" Derinden gelen haşin sesi, St. James erkekler kulübünde veya güzel bir leydinin yatak odasında o güne kadar hiç duyulmamış bir tonlamadaydı. Hatta bu sesi çıkartabildiğini bilseler; annesi, kız kardeşi ve pek çok tanıdığı şoka girerdi.
---
Bu alıntı tanıtım amaçlı yapılmıştır.
Bu kitabı KitapGalerisi'nden bu linke tıklayarak satın alabilirsiniz.
kitap
KitapGalerisi Facebook / KitapGalerisi Twitter