15 Ağustos 2014 Cuma

Dostoyevski Yeraltı İnsanı

Dostoyevski Yeraltı İnsanı, Rene Girard tarafından yazılmıştır. http://kitapgalerisi.com'da % 30 İndirim ve aynı gün kargoya teslim avantajıyla alabilirsiniz. | Everest Yayınları, Eleştiri, 9786051417615, 104 Sayfa, Ağustos/2014
Kitabın 48. ve 49. sayfalarından  tanıtım amaçlı alıntı yapılmıştır.

Öte yarıdan, bunun pek önemi yoktur; yeraltı gururunun iki güç sınavını, yani erotizmle kumarı birbirinden ayırmaya gerek yoktur.
Para her zaman yeraltı düşünde önemli bir rol üstlenir. Öteki'den hemen sonra yazılmış bir öykünün kahramanı Bay Pro-harçin paracıklarının yanında bir dilenci gibi yaşayıp ölen, yalnız ve yaşlı bir adamdır. Bu acıklı yaşamın tanıklarından biri adamcağızın Napoleon olmayı düşleyip düşlemediğini geçirir aklından. Bu cimri kahraman Raskolnikov'un habercilerinden biridir.
Güç istencinin hizmetindeki para izleği Dostoyevski'nin sondan bir önceki romanı Delikanlıda yeniden ortaya çıkacaktır. Kahraman Arkadi artık Napoleon olmayı değil, Rothschild olmayı düşler. Para, diye düşünür, sıradan bir insana çağdaş dünyada öteki insanların üstüne çıkma olanağını sunar. Arkadi servete somut hiçbir değer vermez; kendi servetini, ötekilerin kafasına atabilmek için kazanmak ister. Rothschild düşüncesi, Napoleon düşüncesi gibi, Öteki'nin, yeraltı gururlusu üstündeki etkisinden doğmuştur.
Hem büyük, hem de çok sınırlı olan bu düşünce, bencil coşku anına bağlıdır. Ben, düşlerinde ele geçirdiği şeyleri yaşamın bütününe yayar. Ama o zenginliklerin dağılıp gitmesi için Öteki'nin tek bir bakışı yeter; işte o zaman aşırı harcamalarla, ardından da küçük düşürücü borçlarla somutlaşan, parasal ve ruhsal, gerçek bir iflas yaşanır. "Düşünce" varlığını sürdürüyordur, ama ikinci plana geçmiştir. Arkadi prensler gibi giyinir, bir dandy yaşamı sürer.
Dostoyevski'nin her dönemindeki kahramanlarda savurganlığa çok sık rastlanır. Ama onu cimrilikle bir arada görebilmek için Delikanlıyı beklemek gerekir. Öncesinde, cimriler yalnızca cimri, savurganlarsa yalnızca savurgandır. Yerleşik kişilik geleneği hâlâ baskındır. Bununla birlikte, yeraltını her alanda tanımlayan şey karşıtların yan yana gelmesi, demek ki uzlaşma olmaksızın birleşmedir. İşte, Dostoyevski'nin dediklerine bakılırsa, Rusya'yı, belki de genel anlamda çağdaş insanı tanımlayan şey de bu "genişlik"tir. Bu karşıtların birliği de -cimri savurganlık, savurgan cimrilik-kumar tutkusunda açığa çıkar. Rulette, yeraltı diyalektiğinin evreleri birbirini hızla takip eder ve artık ayrıştıralamaz hâle gelir. Ortaya sürülen her parada, efendilik ve kölelik devreye girer. Rulet tüm insan ilişkilerine yeraltı gururunun karıştığı bir evrende,soyut bir başkalık özüdür.
Dahi Dostoyevski, daha önce de söylediğimiz gibi, yeraltı psikolojisinin daha önceki yapıtlarda birbirinden ayrı, ikiye bölünmüş durumda olan öğelerini bir araya getirir. Arkadi adlı kahramanda da bir kez daha bu yaratıcı yönteme rastlanır. Dostoyevski Delikanlı'da, paranın kendi yaşamındaki rolünü Kumarbazdı olduğundan bile iyi anlamıştır; işte paranın kutsallığını ortadan kaldırıp, yeraltı fetişizminin geriye çekilmesini sağlayan şey de bu algıdır. Romancının mektupları yaklaşık 1870'e dek, yaklaşık iki grupta toplanabilir; bi-rindekiler yazarın ve yakınlarının rahat yaşamasını sağlayacağı düşünülen çarpıcı tasarılarla doludur; ötekilerdeyse, çılgıncasına ya da yalvarırcasına para istenir. 1871'de, Wiesbaden'de, Dostoyevski bir kez daha kumarda yüklü para kaybeder. Karısına bir kez daha tutkusundan kurtulduğunu söyler. Ama bu kez doğruyu söylüyordur. Bir daha kumarhaneye adım atmayacaktır.
Kişinin kendine söz geçirmesiyle yeraltından kurtulması olanaklı mıdır? Bu soru Raskalnikov'un sorusuna, üstinsanın sorusuna bağlıdır. Soru Kumarbazı izleyen İki başyapıt romanın, Budala'nın ve Cinlerin merkezini oluşturur.
Bu kitabı KitapGalerisi'nden bu linke tıklayarak satın alabilirsiniz.

kitap

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder