# George Orwell - Kitaplar ve Sigaralar | Kitaptan okuma parçası #
George Orwell - Kitaplar ve Sigaralar | Sel Yayıncılık, Edebiyat / Deneme, Çeviren Levent Konca, 119 sayfa, Temmuz 2013.
George Orwell iyi ki var, Sel Yayıncılık iyi ki var. 1984'ün yazarından kitaplara, sigaralara, savaşlara, açlığa, yoksulluğa ve ölüme dair sarsıcı metinler.
Kitapçı Anıları
Sahafta çalışırken -sahafta çalışmıyorsanız bu mekanı kafanızda çekici yaşlı beyefendilerin uçsuz bucaksız deri ciltli kitap sayfalarının arasında gezindiği bir tür cennet olarak canlandırmanız ne kadar da kolay- beni en çok etkileyen şey gerçek kitapseverlerin az bulunurluğu olmuştu. Dükkanımızın olağanüstü ilginç bir kitap stoku vardı, ancak müşterilerimizin yüzde onunun bile iyi kitabı kötü kitaptan ayırt edebildiğinden şüpheliyim. İlk baskı züppeleri, edebiyat sevdalılarından fazlaydı ama ucuz ders kitapları için pazarlık yapan doğulu öğrencileri onlardan da çoktu; yine de en çok yeğenleri için doğum günü hediyesi arayan kafası karışık kadınlar geliyordu.
Bize gelenlerin pek çoğu her yerde karın ağrısı olacak, fakat kitapçı için ayrıca sorun olan kimselerdi. Örneğin, "yatalak biri için kitap isteyen" (bu çok yaygın bir istektir) pek sevgili yaşlı bir hanımefendi ve 1897'de çok hoş bir kitap okumuş olan, kendisi için o kitabın bir nüshasını bulup bulamayacağımızı soran bir başka sevgili yaşlı hanımefendi. Ne yazık ki kitabın adını ya da yazarını hatırlamıyor, tıpkı hangi konuyla ilgili olduğunu da hatırlamadığı gibi; fakat kırmızı bir kapağının olduğunu unutmamış. Bunları bir kenara bırakırsak sahafların peşini bırakmayan iki tür bela vardır. Bunlardan birincisi, her gün, bazen günde birkaç kere gelip size işe yaramaz kitaplar satmaya çalışan, bayat ekmek kokulu düşkün adamlardır. Ötekisi, yığınla kitap ısmarlayan ama ücretlerini ödemeyi aklından bile geçirmeyenlerdir. Dükkanda veresiye satış yapmıyorduk ama sonradan gelip kitabı alacaklar için kitapları kenara ayırıyor veya gerekiyorsa kitap ısmarlıyorduk. Bizden kitap ısmarlayan insanların hemen hemen yarısı bir daha geri gelmiyordu. Bu, başlangıçta beni şaşırtıyordu. Böyle bir şeyi neden yapıyorlardı ki? İçeri giriyor, nadir bulunan pahalı kitaplar istiyor, kitabı ayıracağımıza defalarca söz verdikten sonra bir daha asla dönmemek üzere ortadan kayboluyorlardı. Bunların çoğu kesin paranoyaktı. Kendileri hakkında gösterişçi bir şekilde konuşuyor ve nasıl olup da evden üstlerine para almadan çıktıklarına dair son derece yaratıcı, eminim ki çoğu kez kendilerinin de inandığı hikayeler anlatıyorlardı. Londra gibi bir şehirde sokaklarda gezinen yığınla raporlu deli vardır ve bu deliler kitapçıların çekimine kapılma eğilimindedirler; çünkü kitapçılar hiç para harcamadan uzun süre oyalanabileceğiniz az sayıda yerden biridir. İnsan, sonunda bu insanları neredeyse bir bakışta tanır hale geliyor. Zira tüm şaşaalı sözlerine karşın, hallerinde eski püskü ve amaçsızlık dolu bir şeyler vardır. Paranoyak olduğu aşikar birisiyle muhatap olduğumuzda çoğu kez istediği kitapları kenara ayırır, sonra gittiği anda raflara geri koyardık. Hiçbirinin kitapları ödeme yapmadan götürmeye yeltenmediğini fark ettim, onlar için kitabı ısmarlamak yeterliydi; sanıyorum bu onlara gerçekten para harcadıklarını yaşatıyordu.
---
Bu alıntı tanıtım amaçlı yapılmıştır.
Bu kitabı KitapGalerisi'nden bu linke tıklayarak satın alabilirsiniz.
kitap
KitapGalerisi Facebook / KitapGalerisi Twitter


Hiç yorum yok:
Yorum Gönder