1 Mart 2013 Cuma

Aleksandar Hemon - Lazarus Projesi

# Aleksandar Hemon - Lazarus Projesi #

Bu sözleri söyledikten sonra, yüksek sesle bağırdı. Lazarus, buraya gel. Ve ölmüş olan kişi öne çıktı, elleri ve ayakları paçavralarla bağlanmış, yüzü bir bezle örtülmüştü. İsa onlara dedi ki, bağlarını çözün ve bırakın onu gitsin.

                                               

Sadece tarih ve yer konusunda eminim. 2 Mart 1908, Chicago. Bundan ötesi, tarihin ve ıstırabın bulanıklığına gömülmüş durumda ve şimdi dalışımı yapıyorum:

Sabahın erken saatlerinde, cılız bir genç adam, Lincoln Place 31 numaranın kapısını çalıyor. Burası, Chicago'nun çok saygı duyulan, yaman Emniyet Müdürü George Shippy'nin evi. İsmi kayıtlara Theresa olarak geçen hizmetçi kız, kapıyı açıyor (kapı hiç kuşkusuz tekinsiz bir sesle gıcırdıyor), genç adamı çamurlu ayakkabılarından esmer yüzüne kadar inceledikten sonra, o eve gelmiş olmak için gerçekten iyi bir nedeni olması gerektiğini belirtmek amacıyla pis pis sırıtıyor. Genç adam, Müdür Shippy ile görüşmek istiyor. Theresa da, haşin Alman aksanıyla saatin çok erken olduğunu, Müdür Shippy'nin saat dokuzdan önce kimseyi görmeyi kabul etmediğini açıklıyor. Adam, gülümseyerek hizmetçiye teşekkür ediyor, saat dokuzda tekrar geleceğini söylüyor. Kız, onun aksanını kafasında bir yere oturtamıyor; Shippy'yi kendisiyle görüşmeye gelen yabancının çok şüphe uyandıran bir görünüşü olduğu konusunda uyaracak.

Genç adam merdivenlerden iniyor, bahçe kapısını açıyor (bahçe kapısı da tekinsiz bir gıcırtı çıkarıyor). Ellerini cebine sokuyor, sonra pantolonunu çekiyor. Pantolon üstünden dökülecek kadar büyük. Önce sağa, sonra sola bakıyor; karar vermeye çalışırmış gibi bir hali var. Lincoln Place bambaşka bir dünya, buradaki evler şatolara benziyor, pencereler yüksek ve geniş. Sokaklarda işportacılar yok, hatta aslında kimse yok, sokak bomboş. Buzla kaplı ağaçlar sabahın kasveti içinde göz kırpıyorlar. Buzun ağırlığı yüzünden kırılmış bir dal, kaldırıma değiyor, donmuş uçlarını takırdatıyor. Yolun karşısındaki bir evin penceresinden, perdenin arkasından biri bakıyor. Yüzü, arkasındaki karanlık boşluğun çerçevesinde külrengi. Genç bir kadın bu. Adam kadına gülümsüyor, kadın perdeyi hemen kapatıyor. Yaşayabileceğim bütün hayatlar, asla tanımayacağım bütün insanlar, asla olmayacak olanlar, hepsi her yerde. Dünya bundan ibaret işte.

                                                 

Kış mevsimi, şehre aylardır neşeyle eziyet etmekte. Ocak ayının bembeyaz kar yağışlarıyla, şubatın sert soğukları geride kalmış. Şimdi sıcaklar sadakatsizce yükseliyor, ardından art niyetle düşüyor. Gaddar buz fırtınalarının zehri, çaresizce baharı bekleyen yorgun bedenler. Bütün giysiler soba dumanı kokuyor. Elleriyle ayakları soğuktan kaskatı kesilmiş genç adam, parmaklarını ceplerinin içinde esnetiyor, kan akışını sağlamak için de iki üç adımda bir dans edermiş gibi ayak parmaklarının ucunda yürüyor. Yedi aydır Chicago'da, bu ayların çoğu da soğuk geçmiş. Yaz aylarının son sıcakları artık başka bir kâbusun anıları haline dönüşmüş. Olga'yla birlikte, ekim ayının alışılmadık derecede ılık bir gününde, şimdi donup katılaşmış olsa da o zaman yosun rengi olan göle gitmiş, kıyıya çarpıp duran dalgaların sakin ritmini seyrederek, günün birinde olabilecek bütün güzel şeyleri düşünmüşlerdi. Genç adam hızlı adımlarla Webster Caddesi'ne doğru ilerliyor. Kırık ağaç dalının çevresinden dolanıyor.

---

Lazarus Projesi, Aleksandar Hemon, Çev. Seda Çıngay, Edebiyat / Roman, Everest Yayınları, Mart 2013.

Bu alıntı tanıtım amacıyla yapımştır.

http://aleksandarhemon.com/lazarus/

Bu kitabı KitapGalerisi'nden bu linke tıklayarak satın alabilirsiniz.

kitap

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder